ANASAYFA
KİTAPLAR Eserleri
...


‘Obsidiyen bakırlı tepeler, kışın kristal kale, hayal şatoları, Çerkez, Oğuz ve Hazar göçmenleriyle, Roma ipek yolu, çağın metropoliten şehri, yaz gelince şakıyan bülbülleriyle Babil gibi bal kulesi…’ Bardız bir zamanlar buradaydı…

General Kheir Sophos’tan Alman General Bronsart’a ve Enver Paşa’ya kadar, birçok kumandan askeriyle ve dahi Rus Yazar Puşkin notlar alarak gelip geçmişti bu kadim topraklardan…

Ruslar 1877’de işgal ettikleri bu topraklardan tam 37 sene çıkmayarak Sarıkamış’ta Çariçeleri Katharina aşkına av köşkü bile yaptırmışlardı…

Ruslardan cesaret alan bölgedeki Ermeni çeteler, Türk köylerine baskınlar yaparak, her defasında kadın ve çocukları kayalıklardan aşağı savurarak ‘En ileri kim atacak!’ naralarıyla körpe bedenler üzerinde yarışmışlardı…

Bardız’daki bu katliamlara bileğiyle Molla Mehmed, sazıyla Âşık Nihani ve yüreğiyle Rabia Kadının karşı koyarak verdikleri mücadelenin dramatik öyküleri…

Yüreğinizi burkacak olan bu kitapta; sadece 11 gün gibi çok kısa süren ancak dünyanın en çok zayiat verilen harplerinden biri olan Sarıkamış Harekâtı’nda, on binlerce neferin amansız dağların zemherisinde kara düşen gözyaşlarını tüm yönleriyle ilk defa bir tarihi roman dilinde okuyacaksınız…

Daha fazla bilgi için tıklayınız...

 


ISBN: 9786058250475
Halk Edebiyatı Dergisi Yayınları
128 Sahife
2018 | İstanbul

Fiyatı: 16 TL

Mehmet Ballı’nın Kaleminden Edebiyatın En Yenisi; Küçürek Hikayeler…

      Bu kitabın arka kapağında yer alan görselde, tıpkı bir heykeltıraşın yonttuğu heykelin evreleri gibi; Edebiyat’ ta da düz bir yazının merhalelerden geçerek edebi bir kıvama gelmesiyle oluşan Küçürek Hikaye; en kısa cümleyle, yoğun duyguların arı-duru kelimelerle kurgusal bir derinlikte anlatılarak, okuyucunun zihninde birkaç ihtimal çıkartmasını sağlayan edebiyatın gürbüz çocuğudur.

      “Çizmelerimi çıkartayım mı, ambulansın sedyesi kirlenmesin!..”

      1970’lerden itibaren sinemanın hayatımıza girmesi ile kalemin yerini kamera; yazının yerini görsellik aldı. Edebiyat da bu minvalde postmodernizme girdi. Dolayısıyla yüzlerce sayfalık romanların yerini artık daha kısa hikâyeler almak zorunda kaldı.

       İnsanoğlu bugün, hızlı yiyor, hızlı konuşuyor ve hızlı düşünüyor! Kentleşme olgusunda meydana gelen değişimlerin vurgulandığı bir süreçteyiz; hız ve haz/sızlık...

    Biz de aynamızı sokağa tutarak, sosyal hayatın içinde cereyan eden olayları edebiyatın tezgâhında yeniden kurguladık.

     ‘RABARBA’ mana itibariyle ‘uğultu’ anlamına gelen, sanatsal bir derinliği olan ve edebiyatta senaryo yazarlarınca kullanılan özel bir kelimedir. Sessiz kalabalıklardaki her birinin uğultusunu ifade eden Rabarba isimli bu kitabımız; iki yüz elliden fazla küçürek hikayenin yer aldığı ve uzun soluklu bir çalışmanın ürünü olup, Türk Edebiyatı adına ve okurlarımıza hayırla…

KİTABI EN KOLAY TEMİNİ:
http://halkedebiyatidergisiyayinlari.com/mehmet_balli_kitaplari.html

 



KIRKİKİNDİ YAĞMURLARI
Naruralist Öyküler
2015 - İlk baskı Arı Sanat Yayınevi

Bazen insanın içi içine yansır. Geçicidir aşk ama insanı yakar, kalıcı olan sevgidir ama sadıktır. En sadık sevgilerden birisi hayvan sevgisidir. Bir köpeğe âşık olamazsınız ama seve bilirsiniz. Bazıları hayvandan öğrenirken sadakati bazılarına nasip bile olmayan sevgi. İnsan, hayvan ve tabiatın ortak mayasıdır sevgi…
Üretilemeyen üç şey; toprak, su ve hava... Topraktan uzaklaşan insanlıktan da uzaklaşır!

İnsan içine düştüğü feveranı, hayatın çirkinliklerinden, şehrin kalabalık ve yozlaşmışlığından bunaldığı zaman sürekli doğaya sığınır. Dertlerini doğanın kucağında uyutur. Çünkü doğa; sükûnet, huzur ve sağlıktır.
Fakat ‘doğa ile savaş halindeyiz! kazanırsak kaybedeceğiz…’
Bu dünyaya bir daha gelme ihtimali olmadığına göre; doğru ve doğal yaşam en iyi seçimdir…
...

Mehmet Ballı bu kitabında, dünün huzur dolu yaşam öykülerinden yola çıkarak, bugün doğayı nasıl hoyratça kullandığımızı gözler önüne serip gelecekteki korkulası yaşanacaklara dikkat çekiyor!

Yazar, bu çalışmasında anlattıkları ile gerçekçiliği bir adım daha ileri taşıyarak, Türk Edebiyatında zor ve pek denenmeyen bir alan olan naturalist öyküleri kaleme almakta. 9 Öyküden oluşan kitapta, öyküler hem kendi başına bağımsız, hem de birbirleriyle ilintilenerek okuyucuda roman tadı vermekte.
Bu öykülerden bazıları Şöyledir:

İnsani bir davranışla ders veren Boz Ayı öyküsü…
Hayvan sevgisini en iyi anlatan Duman’ın öyküsü
İstanbul'u susuzluktan kurtaran Serçeşme öyküsü…
Şehirden köye sıçrayan bir efsane; Teke Tavşanı öyküsü
Aç kalma korkusu olmadan da yaşayabilmek Berceste öyküsü…
Asit yağmurlarına dikkat çeken Kırkikindi Yağmurları öyküsü…
Doğada ilk çiçek açıp en son meyve veren Kızılcık ile Şeytan‘ın öyküsü…
İnsanoğlunun susuz yaşam profilinin kurgulandığı Gelecek de Gelecek Öyküsü

Kırkikindi Yağmurlarıkitabını okuduktan sonra içinizde; ‘Şehirden köye kaçma hissi’nin uyandığını fark edeceksiniz…

Temin edebileceğiniz kitap marketlerden bazıları;
kitapyurdu.com, idefix.com, kibo.com, arisanat.com ve Tüm kütap marketlerde

En kolay ve hızlı temin yolu ise:
Arı Sanat Yayınevi; 0212 5204151 nolu telefonu arayarak, kapınızda PTT ödemeli sipariş verebilirisiniz.
KİTAP HAKKINDA DETAYLI BİLGİ İÇİN TIKLAYINIZ



Detaylı bilgi için tıkla...


Metamorfuz'u kolay temin edebileceğiniz
kitap marketlerden bazıları;

kitapyurdu.com
dr.com
idefix.com
inkilap.com
hepsiburada.com
kitap.antoloji.com
arisanat.com
mehmetballi.com
ve

Tüm kütap marketlerde

METAMORFOZ
Tarihi Roman
2013 - İlk Baskı Arı Sanat Yayınevi

'Bütün kentler ölümlüdür, İstanbul hariç!' diyen yazar;
’un sosyo-ekonomik ve kültürel kesitini içeren bu çalışma ile yakın tarihimize ışık tutmakta.
Dolandırıcılığın filozofuğundan sufiliğe uzanan bir hayatı kaleme alan yazar, araştırmış olduğu tarihi bitpazarlarından başlayarak,'şehir ile insanın iç içe dönüşümünü' anlamakta olup Metamorfoz tarihi roman 3 bölümden oluşmakta:
1-Akıllara ziyan dolandırıcılık öyküler:
Taşı toprağı altın diye İstanbul'a gelerek işsiz güçsüz kalan saf insanların, yalanın endazesini kullanarak nasıl dolandırıldıklarını yalnızca kriminal vakıalar olarak yansıtmayıp meziyet ve maharetleri, kişilik özellikleri ve insani yönleriyle ölüm...
2-Tarihi Bitpazarları:
Romanın baş kahramanı Cabbar'ın hapishane yıllarında, hayatında geçen olayların ruh çizgisinde bıraktığı kalıcı tesirleri bilinçaltında sorgulayıp tövbe ederek, ismini de Halo olarak değiştirip rızkını artık bitpazarlarında aramaya başladığı ikinci bölüm...
3-Tasavvuf:
Topkapı Tarihi Bitpazarında tanıştığı velî bir kul sayesinde Cibalibaba Dergâhı’na intisap edip, orada öğrendiği tasavvufla sufiliğe adım atarak, Halo isminden de sıyrılıp sevdiğine kalbinden yürüyerek Hidayet şanıyla ömrünü kemale erdirdiği üçüncü bölüm...

Şehir ve insan... Yıllar yılı şehrin silüeti modern binalarla değişe dursun, değişmeyen tek şeyin aslında şehrin arka sokaklarındaki kesif yoksullukların ve çaresizliğin getirmiş olduğu yaşamın hâlâ devam ettiğni gösteren bitpazarı hikayeleri...
Ve tüm bunları göğsünde taşıyan ölümsüz kent, İstanbul! aziz ama mahsun…

Kaç asır yaşadınız siz ihtişamlı, Ayasofya ve sütkardeş Sultanahmet… Seninle asırları bekleyen iklimleri, harmanında savuran çınarlar gibisiniz. İşte belki de bu yüzden çınarlar bekler yaşlanan zamanın gölgesinde… Ve koyu gölgeler sarıp sarmalar bütün akşamlar, gün yeniden doğar yaşanmış taşlar üstün, yeşilin en hafifinden bir dokunuş değer gözlere. Selama durur hüzün, selama durur tarih…
Hüzün ve tarih ne kadar yakışır birbirine, belki de birlikte yaşlandıkları içindir. Belki de ezel ve ebede var oldukları içindir. İçinden sessiz gemiler geçer. Uzaklar yolculuklara demir atıyor. Bilinmez bir vakitte bilinmez ses bölüyor yolculukları…
Detaylı bilgi için tıklayınız...




E N G E R E
Tarihi Roma
2013 - İlaveli 2.baskı Anatolia Yayınevi

'Topraktan suyun çekilmesi gibi, vicdanlardan merhamet çekilirse insanlık ölür!' diyen yazar bu kitapta:
Kurtuluş Savaşı’nda, Yunan işgalci kuvvetlerin, Yalova ve çevresindeki Rum etnik tebaayı kışkırtarak kurdurduğu çetelerle Türk köylerini basarak yaptıkları katliamlardan birini konu edinmekte.

Bu olayların biri de; yıllar yılı kardeşlik türkülerinin söylene geldiği iki komşu köyün biribirine düşürülmesiyle ortaya çıkan bir dramın öyküsü anlatılmakta;
İşbirlikçi çetelerlce kışkırtılan Rum Engere köylüleri, ansızın bir sabah komşu Kocadere-i Bâlâ Türk köyünü basarak, evleri yağmalayıp insanlara işkence ederler. Direnenleri orada kurşuna dizerler ve geriye kalanların tamamını sahildeki köylerine götürerek kilisede tutsak ederler.
Birkaç gün sonra Der-saadet’e gönderme bahanesiyle kadın-erkek-çocuk demeden bindirilen kayıklar daha sahilden uzaklaşamadan çetelerin mitralyözlerle taramasıyla kayıklar batırılır ve sahile vuran yaralıları dahi yüksek Engere kayalıklarından atarak parçalara ayırırlar!...
Cumhuriyetin ilanı ardından, Rum Engere köylüleri mübadele ile köylerini terk etmek zorunda kalırken, Kocadere-i Bâlâ köyü,  baskın sırasında kurtulan bir yiğit sayesinde, 'küllerinden yeniden doğar'.
Baskın sırasında ellerindenden kurtulup önce dağa çıkan, sonra Bursa üzerinden meşakkatli bir yolculukla İstanbul’a ulaşan romanın başkahramanı Sabri Kahya, İstanbul’da baba dostu bir oduncuya sığınır. Aylarca İstanbul'da kalsa da burada tutunamaz ve olayların sulhu selamete ermesiyle tekrar köyüne döner. Köye ulaştığında katliamdan kurtulan birkaç kişiyle karşılaşır. Onlarla el ele vererek gece-gündüz çok çalışıp köylerini yeniden imar ederler adını da Şenköy olarak değiştirirler.

Allah sizin gibi insanları yeryüzünde çoğaltsın, yürütsün büyütsün…
Detaylı bilgi için tıklayınız
...

Temin edebileceğiniz kitap marketlerden bazıları;
kitapyurdu.com, D&R Kitap ... ve Tüm kütap marketlerde




İstanbul Engüzel Toplu Taşım Fıkraları
Fıkra
2009 - Kişisel Yayımlar

Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlerde yaşıyorsak hepimizin hayatından mutlaka bir Belediye Otobüsü geçmiştir.
Saatlerce yol aldığımız büyük şehrin keşme keş şehir trafiğinde, sıkış tıkış seyahat ederken yolcular arasında gerçekleşen ilginç muhabbetler bir nebze olsun bizlere soluklandırır ve dahi kimi gülümsetir.

İşte, sosyal hayata duyarlılığı ile tanınan Mehmet Ballı, araştırmış olduğu Toplu Taşıma araçlarında, şoför ve yolcular arasında geçen nükteli diyalogları kaleme alarak okuyucularının istifadesine Fıkra olarak sunduğu ilk eseridir.

İETT FIKRALARI
2010 - ELEKRONİK KİTAP

internette yayımlanan ilk Türkçe elektronik kitap İETT Fıkraları Kitabıdır(2008).

Mehmet Ballı'nın araştırma eserlerinden biri olan İETT Fıkraları kitabının bir bölümünü elektronik kitap olarak okuyucularının istifadesine ücretsiz olarak sunduğu bir çalışmadır.

Aynı zamanda web tasarımcıda olan kitabın yazarı Mehmet Ballı, hiç bir ticari kaygı gütmeden 2008 yılında beri ücretsiz olarak yayımlamakta.

Bu kitabın basılı ve yayımlanmış uzun sayfalı halini tüm kitapçılardan temin edebilirsiniz.

Elektronik kitaba ulaşım adresi :e-Kitabı okumak için tıklayınız...



İLK DENEMELERİ

Yazarın ilk kitap çalışmaları Kişisel Yayınlardan:
* Memur Personelin Mali ve Özlük Hakları (1998)
* En Kolay Bilgisayar Kullanım Kılavuzu (2000)
* Nasihat (2004)
... 3 adet çalışması çıkmıştır.