H.HAKSIZ REKABET

            Özellikle reklamcıları ve kendi reklamını yapan e- ticaretçiler ve site sahiplerini ilgilendiren bir konu bu. Her sörfe çıktığımda; “bizim ürünümüz bir numara, en çok biz hit alıyoruz” diye tanıtımlar ve yazılar görüyorum. Bazen ilan, reklam ve beyanlarda karşı tarafın ismi ya da ürünü gösterilerek “bu ürünü mü kullanıyorsunuz, halbuki en iyisi bizimki” anlamına gelecek şeylere, bazen de cep telefonu gibi bir ürünü bedava kullanmanın hilelerinin anlatıldığı sitelere rastlıyorum.

            İşte bunları önlemek için, Türk Ticaret Kanunu’nun 56. maddesinden itibaren haksız rekabet kuralları belirtilmiştir. 57. maddeye göre; başkalarını, onların mallarını, ürünlerini, faaliyetlerini, ticari işlerini yanlış ve gereksiz sözlerle kötülemek, onların ahlaki ve mali yeterliliği hakkında gerçeğe aykırı bilgi vermek veya kendisi hakkında bu konularda yanlış ve yanıltıcı bilgi vermek, imalat ve ticari sırları elde etmek ve açıklamak, sır konularından haksız faydalanmak ve başkalarına açıklamak ekonomik açıdan haksız rekabettir.

            Bu konuda internet ortamında yayın yapılıp, bir kişinin adı, firma adı veya ürünü kötülenirse veya kendi ürünü hakkında yanlış bilgi verilirse hukuka aykırılığın tespiti, rekabetin önlenmesi, yanlış bilgilerin düzeltilmesi, maddi ve manevi tazminat davaları açılabilir.

            Bu davaların yanı sıra ceza davası da açılır. Bu haksız rekabet işini yapan yayıncı ve suç ortakları Ticaret Kanunu’nun 64. maddesine göre, bir aydan bir yıla kadar hapis ve para cezasıyla cezalandırılır. Bu konudaki kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen haksız rekabete devam edenler altı aydan az olmamak üzere hapis ve para cezasıyla cezalandırılır.

            Bu ceza, yayın yapan sitenin sahibi olan tüzel kişilerin organlarının üyeleri ve ortakları hakkında da uygulanır. Eğer servis sağlayıcı ve server veya host bu durumu öğrenmesine rağmen ve engel olma imkanı varken bu olanağı kullanmıyorsa zarardan ve ceza davasından sorumlu olurlar kanaatindeyim.

            Haksız rekabete uğrayan kişiler; önce savcılığa müracaat ederek, şikayette bulunurlar. Savcı iddianame ile davayı açınca, katılımcı olarak sanıkların cezalandırılmasına çalışırlar.

            Bu davalar öğrenmeden itibaren bir yıl içinde açılır ve olayın üzerinden üç yıl geçmesiyle artık açılamaz. Yani zamanaşımına uğrar.

            Haksız rekabet davranışı bir reklam sonucu gerçekleşmişse, reklamdan dolayı daha önce açıkladığım Reklam Kurulu’nun verdiği para cezaları da ek olarak verilebilir.